Bilge Öztoplu Diyet Hikayesi

  • Editör: mesude - Cumartesi, Aralık, 2017

 

Her kilo ile sağlıklı farkındalıklar 

Hızlı trenler gibi durmaksızın yaşam ormanından geçiyoruz.  Yeşilin içinde binlerce çeşit insan, güneşli topraklarda var olmaya çalışıyor. Hayat gayesini ağaçların meyvelerine bağlıyor, başardığımız her amacımızı çantamızda fındık sayıyoruz. (Kekliği rahat bırakalım[Simge]) 

Yaşam diye bilip anlamadan kaybettiklerimizi hayal balonunda uçururken kendi varlığımızı da iyi sanıp mutlaka bir yere koymak istiyoruz. Varız şükür! 

Varız da unuttuğumuz her hücremizin bize ihanetine lanet okuyup, şikayet etmeye bayılıyoruz.   

Kendini var etmeye çalışan hücrelerimize saygımızın olmadığını düşünerek bu yazıyı yazmak istedim. 

Yazarken utandım, özür diledim köşe başında beni bekleyen sağlığımdan.  

Uzatmadan konuya gireyim bu özürlerden sonra. 

Bir ağustos kelebeği, 28 yaşında pırıl pırıl genç bir kadın Sevgili Dyt. Mesude Evirgen… benim gibi sağlığına dikkat etmeyen, yemeyen, günde suyu sadece ilaç almak için kullanan, diyetlere karşı, kural tanımayan yaramaz çocuk ruhlu birisi “sağlık bilinciyle” nasıl ıslah edilir, kimseye değil bana gösterdi! Ben de inanamıyorum hala[Simge] 

Sağlık bilinciyle devam edeyim… 

“Bilinç öncelikle kilo vermek değil, sağlıklı yaşam” dedi,   Hemen karakterime uyumlu reçeteme haftalık program ve özel ilgisi ve demir leblebi edasıyla tatlı tatlı (çaktırmadan da) tarçınlı disiplin baharatı serpti.  

O her hafta reçeteleri yazarken bana olan şeyler bambaşka şeylerdi… 

Burada, her hafta kilo verirken yaşadığım farkındalıklar aslında tanımlamaya çalıştığım. 

Kiloları yağdan tek tek sağlıklı bir şekilde kaybederken, kendimize değer vermenin anlamını yaşamaya başladım. Duygularımızın karşılıkları bize kilo olarak dönüyordu. Bilinçli beslenmeyle kendimize göstermediğimiz ilgiyi kontrolsüz beslenerek yağa bağlıyor ve o yağların bizim zayıf taraflarımızı koruyacağına inandığımızı fark etmeye başladım. Hayat içinde eksikliğini duyduğumuz şeyleri sanki gece 12 de yediğimiz abur cuburlar halledecekti… 

Yine, insanın kendine değer vermesinin giyinme, konuşma, yazma çizme vs değil en önemli şey olan sağlığımıza önem vermenin, vücudumuzun sesini dinlenmekte olduğunu fark ettim.  İnsan “başkalarını seviyorum, kendimi seviyorum” cümlelerini çok kolay söylüyor ama kemeri önce kendisine bağlamıyormuş..:( 

Yine fark ettiğim, bu süreçler tam bir takım çalışması aslında. Rehberiniz çok önemli. Kılavuzum bir ceylan gibi. Amacını ve insanlara vermek istediği bilinci önce kendi bedeninde başarmış. Ona bakıp imrenmemek elde değil. Bilgisini kendisine içselleştirmiş ve bunu zarifliğiyle sunuyor danışanına. Bende yarattığı değer; kendine olan güveni ve inancı. Bunu çok önemsedim. 

Günler geçtikçe disiplinim olduğunu ve kararlılığımı fark etmek kendimde ki gururlu tarafımı fark ettirdi. 

Yine yapabileceğimin inancını söylemek yerine hayata geçirmenin pratiğini yaşadım. Bedenim konuşsun ben susayım[Simge] demeye başladım. 

Her hafta bir kilo derken cebimde sancı çeken bir sürü iç bademler, cevizler, kaşık dolusu yoğurtlar, sütler, gün kurusu kayısılar, ananaslar kiviler midemden bana el sallıyorlardı  gülerek. (Buna en çok yoğurt sevindi, 5 yıldır onu yemiyordum mide ekşimelerim yüzünden). Rokanın tadı, maydanozun sapı, dereotunun lezzeti kol kola halay çekerek ağzımda  mantarlarla bir olup omletlerimi süslüyorlar. 

Yürüyoruz yaşam ormanında dedim ya.. görmediğimiz bin bir çeşit insanı tanırken  ayaklarımızla bastığımız o güzel bitkilerin tadını kaçırıyormuşuz. İnsanın hası, bitkinin tadı, etin sağlığı hücrelerimize iyi geliyormuş.  

1.5 ayda 6 kilo giderken, fazlasıyla beni uyandırıyor  eski düşüncelerime düğümler atıp ucuna yağlarımı bağlıyor  benden sakince ama düşündürerek götürüyor. 

Yaz yaz  bitmez … bilesiniz diye arada ormandan ses verip hafifleyen bedenimle sizlere serçe gibi sekebilirim yeni farkındalıklar için. 

Toparlayayım konuyu öyleyse. 

28 Yaşında çalışkan bir yürek ile sağlıklı yaşama, kiloyu geçtim, “koy ver gitsin sağlığı” anlayışını bilinçli beslenme anlayışına teslim ettim sayesinde. 

Bana verdiği bilinçle,  okuduğum onlarca kitabın en kısa yolunu yaşam ormanıma yeniden döşedim. Kendisi ve sağlık hakkında bilgileri daha detaylı www.mesudeevirgen.com da var. Benim sağlığımı köşeden çıkarıp bana iade etmesiyle onu çok yakından tanımış oldum. 

Güzelliğini, güler yüzünü ve iş becerisini tanımadan geçmeyin isterim. 

Mesele yaşam olunca, parayı zamanı çöpe değil çantanızda ki sağlığınıza yatırın isterim..(ki zayıf keklik rahat etsin) 

Emekleriniz kaliteli bir yaşam için var olsun diyor, ve en meşhur cümle olan “SAĞLICAKLA ama FARKINDALIKLARLA KALIN”  diyorum. 

 

BilgeCE  

04.Kasım.2017