Kocaman bir yaz mevsimini geride bırakıp adım adım sonbahar mevsimine giriyoruz. Peki sonbahara yönelik beslenme alışkanlıklarımız nasıl olmalı? Beslenmemizde nelere dikkat etmeliyiz ?
Mevsim geçişlerinde özellikle soğuk havaya doğru bir geçiş varsa hasta olmamak ya da hastalıktan kaçamadıysak hafif derecede atlatmak için beslenmemize çok dikkat etmemiz gerekiyor. Neden mi? Sağlıklı beslenme vücudunuzu koruyucu bir kalkan olacaktır. Eylül ayına girmiş olduğumuz bu güzel günde, yazın bilinçsizce yapılan diyetlerc, miktarsızca yenilen dondurmalar ya da güneşin etkisiyle rahatladığımız günler geride kaldı. Kötü beslenme alışkanlıklarından uzaklaşmanın vakti geldi. Mevsim geçişleri her zaman bağışıklık sistemini zayıflatır.
Bedeninizi ve ruhunuzu arındırın Eylül ayında kendinizi sağlıklı ve zinde olmak için kış aylarına hazırlama başlayın. Hangi besinleri nasıl tüketmeliyiz bu süreçte?
Sağlıklı ve yeterli beslenme bağışıklık sistemini destekleyen en önemli faktörlerdendir. Vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral alması, protein, karbonhidrat ve yağ bakımından yeterli bir beslenme programı ile bağışıklık kalkanını her an çalışır halde tutabiliriz.
Bağışıklığınızı kuvvetlendirmeye süt ürünlerinden başlayın..
Hem sindirim siteminiz hem de bağışıklık sisteminiz için süt ürünleri özellikle kefir ve yoğurt beslenmenizde olmalıdır. Probiyotik yoğunluklu alerjilere karşı vücudu koruyarak iltihaplanmayı önlemektedir. 1 bardak kefir yaklaşık 140 kaloridir. Ancak yağ içeriği diğer süt ürünlerinden biraz fazladır. Sulandırarak ya da yağsız formda tüketebilirsiniz.
Yulaf ezmesi ile sağlıklı tahıllara yönelin…
Yulaf ezmesi lif içeriği yüksek bir tahıl ürünüdür. Özellikle beta-glukan içeren lif sayesinde bağışıklı sisteminizi güçlendirici etkisi bulunmaktadır. Beta-glukonlar enfeksiyona karşı vücudu korumaktadır. Bununla beraber kan şekerinizi dengeleyerek sindirim sisteminizi düzenlemektedir.
Domates ile renginize renk katın…
Domates yüksek oranda içerdiği A ve C vitamini ile hem bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesini sağlamaktadır. Likopen içeriği nedeniyle domatesin suyunu sıkıp içmenizi vitamin yoğunluğundan dolayı öneriyorum.
Bol bol sarımsak tüketiniz…
Sarımsak vücudu serbest radikallerden koruyan güçlü bir antioksidandır. İçerisinde bulunan allisin adlı antioksidan ile bağışıklık sisteminizi kuvvetlendirmektedir. Yemeklerinizde ister çiğ isterseniz pişmiş şekilde tercih edebilirsiniz.
Şeker ve türevlerini azaltın…
Basit şeker tüketimi vücut fonksiyon işlevine olumsuz etki etmektedir. Şeker tüketimi arttıkça bağışıklık sistemini baskılamaktadır. Şeker ve şeker ürünlerini azaltmanız sağlığınız açısından büyük önem taşımaktadır.
Kakao ile sütlerinizi lezzetlendirin…
Tüketeceğiniz gerçek kakaoda yoğun içerikli flavonoidler bulunmaktadır. Flavonoidler iltihap ve enfeksiyon oluşumunu önler bununla beraber yüksek antioksidan içeriğine sahiptir.
Yağlı tohumlara yer verin…
Ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumları her gün 1-2 porsiyon gibi tüketmenizi öneririm. E vitamini açısından zengin olan yağlı tohumların tüketim miktarına dikkat edin. Dikkat etmeniz gereken yağlı tohumların çiğ olarak tüketilmesidir.

Diyetisyen Mesude Evirgen/İzmir Diyetisyen